AV. NUSRET KARASU
15/02/1974 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi. 14/02/1975 tarihinde İstanbul Bakırköy’de İstanbul Barosuna kayıtlı avukat olarak, Karasu Hukuk ofisini kurarak meslek hayatına başladı. Avukatlık meslek yaşamını 1975’den beri İstanbul’da sürdürmekte olup 42 yıldır gayrimenkul hukuku üzerinde çalışmaktadır. Bağlı bulunduğu İstanbul Barosu’ndan 30. yıl, 35. yıl ve 40. yıl plaketlerini almıştır.
Tapu İptal ve Tescil davaları, gayrimenkul yolsuz tescil davaları, el koyma ve Kamulaştırma davaları, Orman davaları, haksız olarak gayrimenkulleri ellerinden alınıp; tapusu iptal edilen gayrimenkul sahiplerinin tazminat davalarını, Tapu ve Kadastro davaları, İdare Hukuku, Miras Hukuku, İnşaat Hukuku, Anayasa Hukuku, Yabancılar Hukuku, Azınlık Hakları ile ilgili davalarda ağırlıklı olarak çalışmaktadır.
Büyük bir hukuk mücadelesi vererek, yolsuz tescil-tapu iptali ve tescil davalarına ışık tutan Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 15/07/2009 tarih ve 2009/1-288 Esas, 2009/393 sayılı kararını çıkartmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu, Tapu Sicil kayıtları, Türkiye Cumhuriyeti sicili ve yönetmenliği konularında çalışma ve incelemelerde bulunmuştur.
Kendisinin uzmanlık alanında bulunan; gayrimenkul konusunda, gayrimenkul değerleme uzmanlığı konusunda çalışma ve incelemede bulunarak bu konuda seminerler vermektedir. Gayrimenkul hukuk davalarına bakan avukatın, önce kendisinin dava konusu gayrimenkulün rayiç değerini bilmesi ve bu bildiğini savunmalarıyla yetkilileri inandırması gerektiğine inanmaktadır.
Yabancı veya Türk vatandaşı olup yurt dışına giderek; gerek kendi adına kayıtlı gayrimenkullerin gerekse muris ve murisi evvellerinden kendisine intikal etmesi gereken gayrimenkullerin, usulsüz bir şekilde ellerinden alınması sonucu; gayrimenkullerin iadesi veya tazminat bedellerinin alınması konularında 42 yıllık meslek tecrübesiyle davaları yürütmektedir.
Aşağıda belirtilen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin Ek Protokolünün 1-1 Ek Maddesinin uygulaması yapılan kararların hukuki irdeleme,inceleme ve uygulamasının Türkiye’de ki davalarını örnek davalarda sunarak Türk Hukuk sisteminde girmesini sağlamaya çalışmaktadır.
Hacısalihoğlu /Türkiye davası, 343/04 Strazbourg, 2 Haziran 2009
Turgut ve diğerleri/Türkiye davası 1411/03 Strazbourg, 8 Temmuz 2008
Nural Vural/Türkiye Davası 16009/04 Strazburg 20 Mayıs 2010
Yunanistan / Lazaridi Davası ,13 Temmuz 2006 Tarihli, 31282/04 Kararı
Ansay / Türkiye Davası , 2 Mart 2006 Tarihli , 49908/99 Kararı
Kyrtatos / Yunanistan Davası , 41666/98 Kararı
Mutatismutondis, Brumarescu / Romanya Davası , 28342/95 nolu dosya
Sporrong ve Lönnroth / İsveç Davası , 23 Eylül 1982 Tarihli Karar prg. 63 ve 69-74
Vasilescu / Romanya Davası, 22 Mayıs 1998 tarihli karar prg. 39-41
Ağnidis/Türkiye Davası , 23/02/2010 Tarihli , 21668/02 Kararı
Samatya surp Kevork Ermeni Kilisesi, Mektebi ve Mezarlığı Vakfı Yönetim Kurulu - Türkiye Davası (başvuru no: 1480/03) 16 aralık 2008
Yedikule Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi Vakfı - Türkiye (Başvuru no: 36165/02) 16 Aralık 2008
Keçecioğlu ve Diğerleri / Türkiye (Başvuru No 37546/02) 8 Nisan 2008
Hadzhigeorgievi v. Bulgaristan (Application no. 41064/05) 16 Temmuz 2013
Buyan ve Diğerler c. Yunanistan (Requête no 28644/08) 3Temmuz 2012
Rum Patrikliği - Türkiye (Başvuru no: 14340/05) 15 Haziran 2010
Apostolidi ve Diğerleri- Türkiye (Başvuru no:45628/99) 27 Mart 2007
Nacaryan ve Deryan – Türkiye (Başvuru no: 19558/02 ve 27904/02) 8 Ocak 2008
Yianopulu / Türkiye (Başvuru No. 12030/03)14 Ocak 2014
Zolotas/Yunanistan (BaÅŸvuru no 66610/09) 29 Ocak 2013
İpseftel / Türkiye (Başvuru No. 18638/05) 26 Mayıs 2015
Fener Rum Erkek Lisesi Vakfı – Türkiye (34478/97) 9 Ocak 2007
Bozcaada Kimisis Teodoku Rum Ortodoks Kilisesi Vakfı - Türkiye (37639/03, 26736/04 ve 42670/04) 03.06.2009
Yukarıda belirtilen iş bu kararlar Türkiye Mahkemelerince ve yüksek Yargıtay Kararlarına emsal oluşturmak için çalışmalar ve savunmalarda bulunmuştur.
Devletin sorumluluğunun kapsamı, tapu işlemleri, kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini izleyen işlemler olup tapu kütüğünün (sicilinin), oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda oluşan hataları, tapu kütüğünün (sicilinin) oluşumuna dayanak oluşturduğundan bu işlemler nedeniyle tapu kütüğünde (sicilinde) oluşacak yanlışlıklar nedeniyle doğacak zararlardan Devlet sorumludur. Devletin sorumluluğu kusursuz sorumluluk niteliğinde olup, tapu siciline bağlı çıkarların ve mal varlığına ilişkin (ayni) hakların, yanlış tescil sonucu sicile güven ilkesi yönünden değişmesi ya da yitirilmesi, bu haklardan yoksun kalınması temeline dayanır. Çünkü sicillerin doğru tutulmasını üstlenen Devlet, sicillerdeki yanlış kayıtlardan doğan zararları ödemeyi üstlenmektedir.
Dayanaksız ya da hukuki duruma uymayan kayıtlar düzenlemek, taşınmazın niteliğinde yanlışlıklar yapmak da aynı kapsamda düşünülmelidir.
Mülkiyet hakkı T.C. Anayasasının 35. Maddelerinde ve maddeye uygun olarak çıkarılan kanunlarla korunduğu gibi, Anayasanın 90. Maddesi ile Kanun hükmünde olduğu kabul edilen, Avrupa İnsan Hakları sözleşmesine Ek:1 numaralı protokolün 1. Maddesiyle güvence altına alınmıştır.
Yukarıdaki belirtilen İnsan Hakları Mahkemesi Kararları, Kanunlar, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi ışığında mağduriyet yaşamış ve yaşamaya devam eden; İnsanların haklarının korunması için yoğun hukuk ve hak mücadelesini Karasu Hukuk ofisinde seçkin ekibi ile birlikte yürütmektedir.